İşe iade edilen personele AGİ ödemesi yapılır mı?

İş hayatında çeşitli gerekçelerle personel işten el çektirilmekte ve/veya işten uzaklaştırılmaktadır. Bu gibi durumlara maruz kalan personel dava yolu ile işine iade edilmeyi talep edebilmekte; talebinin olumlu karşılanması halinde ise mahkeme kararı ile işine iade edilmektedir. Mahkeme kararı ile işe iade edilen personel geçmiş dönem tüm özlük hakları da sahip olmakta ve kendisine geçmişe yönelik tüm hakları topluca ödenmektedir.

Personelin mahkeme kararı ile işe iade edilmesinde geçmişe yönelik özlük haklarının nelerden oluştuğu özellikle Asgari Geçim İndirimi (AGİ) ödemelerin bu kapsama dahil olup olmadığı ise uygulama tartışma yaratmaktadır. Konuya ilişkin genel değerlendirmelerimiz yapmadan önce AGİ nedir ve nasıl hesaplanıp ödenmesi yapılır ücretin ayrılmaz bir parçası mıdır konularında kısaca açıklama yapmak gerekecektir. Gelir Vergisi Kanunu’nda ücret, “işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler” olarak tanımlanmıştır. Aynı kanunda ücretin gerçek usulde vergilendirilmesinde asgari geçim indirimi uygulanacağı, mahsup edilecek kısmın fazla olması halinde iade yapılmayacağı hükme bağlanmıştır.

Diğer taraftan, asgari geçim indirimi uygulamasına ilişkin usul ve esaslara ilişkin ayrıntılı açıklamaların düzenlendiği 265 Seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde AGİ tutarının hesaplanması anlatılmıştır. Söz konusu tebliğ hükümlerine göre;

AGİ Yıllık Tutarı = (Asgari Ücretin Yıllık Bürüt Tutarı x AGİ Oranı) x %15 şeklinde hesaplanmaktadır.

AGİ yıllık tutarı, ücretlinin indirimden bir yıl boyunca faydalanacağı net menfaat olarak tanımlanmış ve yukarıdaki şekilde hesaplanacağı belirtilmiştir. Ayrıca tebliğde aylık yapılan ücret ödemelerinde ise asgari geçim indiriminin, hesaplanan yıllık tutarın 12’ye bölünmesi suretiyle uygulanacağı ve bir ay içerisinde yararlanılabilecek asgari geçim indirimi tutarının yıllık tutarın 1/12 sini geçemeyeceği belirtilmiştir.

Yine tebliğde, ücretlilerin yani AGİ’den yararlanmak isteyen personelin medeni durumları ve çocuk sayıları ile eşinin iş ve gelir durumu hakkında bilgileri tebliğ ekinde içeriği ve formatı belirlenmiş olan “Aile Durumu Bildirimi” ile işverenlerine bildirimde bulunma zorunlulukları olduğuna yer vermiştir.

Yani yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere AGİ ödemesi ücretin ayrılmaz bir parçası olarak düşünülüp değerlendirilebilir. Ancak hesaplanması ve ödenmesi belirli şekil şartlarına bağlanmıştır. Öte yandan, 166 Seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde ise aralık-ocak dönemi itibarıyla yapılan ödemelere uygulanan gelir vergisi tarifesi hakkında açıklamalara yer verilmiştir. Söz konusu tebliğde yapılan açıklamalara göre bir ücret ödemesinin tahakkuk ve ödemesi hangi ayda yapılmışsa bu ödemen o ayın ücreti kabul edilerek Gelir Vergisi Kanunu’nda belirtilen vergi dilimleri dikkate alınmak suretiyle vergi tevkifatı yapılması gerektiği belirtilmiştir.

Yukarıdaki açıklamalara göre, bir ay içinde yararlanılacak asgari geçim indirimi tutarının, yıllık olarak hesaplanan tutarın 1/12’sini geçmemesi gerekmektedir. Ancak bu işlemin yapılabilmesi ve ödemenin gerçekleştirilebilmesi için ise, ilgili personelin Mevzuat hükümlerine uygun olarak hazırlanmış “Aile Durumu Bildirimi”ni işverene süresi içerisinde vermiş olması gerekmektedir.

Ayrıca mahkeme kararı ile işe iade edilen personelin geçmiş döneme ilişkin özlük hakları ilgili oldukları ayların gelirleri değil de tahakkuk ve ödemesi hangi ayda yapılacaksa o ayın ödemesi olarak kabul edilip değerlendirilmesi gerekecektir.

Buna göre mahkeme kararı ile işe iade edilen ve bütün bu şartları yerine getirmiş olan personelin geçmiş dönemlere ilişkin olarak ödenen ücretin tahakkuk ve ödemesi hangi dönemde yapılacak ise yapılan ödemenin o dönemin ücreti kabul edilerek ödemenin yapıldığı aya ait asgari geçim indiriminin de sadece o dönemdeki tahakkuk eden vergiden mahsup edilerek uygulanması, geçmiş dönemler için asgari geçim indirimi uygulanmaması gerekmektedir. Yani aslında bu tür durumlarda AGİ ödenir veya ödenmez gibi genel bir değerlendirme yapmaksızın konuyu kendi içinde değerlendirmek ve en iyi şartlarda bile şekil şartlarının yerine getirilmesine bağlı olarak ödemesinin de kısmen yapılabildiğini unutmamak gerekir.

Yorum Yapın